Çocukluk çağı kanserlerinde erken teşhisin hayati değer taşıdığını belirten Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Elli, “Açıklanamayan kilo kaybı, halsizlik, şiddetli ve süreğen baş ağrısı, sabah kusmaları, morluklar, çürükler ve bedende olağandışı şişlikler kanserin sessiz işaretleri olabilir” diye konuştu.
Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Elli, 15 Şubat Dünya Çocukluk Çağı Kanserleri Günü kapsamında bilgiler paylaştı. Çocukluk çağı kanserlerinin erişkinlere kıyasla daha az görüldüğünü belirten Prof. Dr. Elli, erken teşhisin hayati değer taşıdığını vurguladı. Erken teşhis sayesinde uzun periyot yaşama oranlarının yüzde 85’e kadar ulaştığını söyledi.
Çocukluk çağı kanserlerinde erken teşhisin tedavi muvaffakiyetini artırdığını belirten Prof. Dr. Elli, “Kanserin erken teşhis ile teşhis edilmesi ve gerçek vakitte, gerçek merkezde, hakikat formda tedavi edilmesi bizim için çok değerli. Çocukluk çağı kanserlerinde uzun devir sağ kalım oranı yüzden 85’e kadar ulaşmış durumda. Bu çok sevindirici bir gelişme” dedi.
“Burun kanamaları da kanser belirtisi olabilir”
Çocuklarda kanserin habercisi olabilecek belirtileri sıralayan Prof. Dr. Elli, “Açıklanamayan kilo kaybı, halsizlik, uzun süren ve sebebi bulunamayan ateş, şiddetli baş ağrıları ve bilhassa sabah saatlerinde görülen kusmalar tümör ihtimalini akla getirebilir. Ayrıyeten bedende rastgele bir bölgede olağandışı şişlikler, büyüyen bezeler ve eklem ağrıları da dikkate alınmalı. Çocuklarda sık görülen morluklar, bilhassa dizden üstte geniş morluklar ve burun kanamaları da kanser belirtisi olabilir” diye konuştu.
Ergenlik çağındaki çocukların sıhhat meselelerini aileleriyle paylaşmaktan çekinebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Elli, “Bu yaş kümesindeki çocuklar, bedenlerindeki değişimleri gizleme eğiliminde olabilirler. Bu nedenle ailelerin çocuklarıyla açık irtibat kurmaları, tabiplerin ise ayrıntılı muayene yapmaları önemlidir” tabirlerini kullandı.
“Aileler de toplumsal açıdan desteklenmeli”
Çocukluk çağı kanseriyle çaba eden çocukların aileleriyle birlikte uzun mühlet hastanede kaldığını ve bu süreçte toplumsal takviye muhtaçlığının arttığını lisana getiren Prof. Dr. Elli, “Devlet, çocukların tüm tedavilerini karşılıyor. Fakat bu çocukların aileleri de toplumsal açıdan desteklenmeli. Çocukların hastaneden çıktıktan sonra sağlıklı bir ortamda yaşayabilmesi, yeterli beslenebilmesi ve eğitim hayatına devam edebilmesi için toplumun takviyesine gereksinimleri var” dedi.
Çocukluk çağı kanserlerinde geç teşhisin tedavi sürecini zorlaştırdığını ve çocuğun hayat kalitesini olumsuz etkileyebileceğini belirten Prof. Dr. Elli, “Bizim için en değerli şey bir çocuğun bile yaşamasıdır. Kanserle uğraşta umudumuzu asla kaybetmiyoruz. Zira yapabileceğimiz çok şey var” dedi. (DHA)