Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu’nun idamlarının yıl dönümünde anıt mezarda düzenlenen anma merasiminde konuşan Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal, “Üzgünüz, kızgınız ve ama onlardan miras aldığımız davayı ileriye taşımaya kararlıyız” dedi.
Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Güçlü’nün idamlarının yıl dönümü münasebetiyle bugün anıt mezarda düzenlenen anma merasimine katıldı.
ANMA MERASİMİNDE KONUŞTU
Gültekin Uysal, yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Şehitlerimizi, demokrasi uğraşı sırasında şehadete eren üç abide ismi anmak için bir ortaya geldik. Ne çabalar gördü bu memleket. Ne şehitler verdik.
Yunan İşgaline “olamaz” diyerek şehadete eren Hasan Tahsin’i, gerici bir ayaklanmaya direnirken şehit edilen Mustafa Fehmi Kubilay’ı mesela.
Ya Ulusal Gayretten sonra vatanın bekası için terör örgütlerine karşı hakramanca çaba ederken şehadete ermiş binlerce Mehmetçik? Ya Cumhuriyet bedelleri için vatanın her sathında misyonunu ifa ederken haince öldürülen şehitlerimiz!
Görevini ifa ederken şehadete eren Cumhuriyet Savcısı Selim Kiraz, şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın, Kaymakam kardeşimiz Muhammed Fatih Safitürk… Ya gül yüzlü şehidimiz Eren Bülbül…
“MİRAS ALDIĞIMIZ BU DAVAY İLERİ TAŞIMAYA KARARLIYIZ”
Ne şehitler gördü bu vatan. Bu vatanın, milletin kurtuluşu, devletin kuruluşu uğruna isimli isimsiz ne canlar şehadete erdi. İsmini sayamadığımız on binlerce şehit; her birinin sıkıntısı millet, memleket.
İşte bugün de kaygısı millet, kederi memleket olan üç şehidimizi, işgalden kurtulan bu vatanın kurtuluşuna yarenlik, kuruluşuna eşlik etmiş ve nihayetinde milletimizin istikbali için büyük bir sorumluluk üstlenerek çabasını devam ettirmiş yiğitlerimizi anıyoruz.
Bir düşü gönderdiler idam sehpasına aslında. Bir tahayyülü… Türkiye ismine kurulmuş büyük bir hayali çıkardılar 61 yıl önce sehpaya.
Bir ülkenin kalkınma uğraşlarını, bir milletin kurucu kıymetlerine, gayelerine ulaşma gailesini, bir asırlık bir çabayı nihayete erdirme azmini, demokrasiyi, adaleti çıkardılar sehpaya.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’dan Anadolu’ya satıh satıh taşıdığı yüreği, nakış nakış işlediği azmi, ilmek ilmek ördüğü kararlılığı çıkardılar sehpaya ve sonucunda medeniyet yarışında “ben de varım” demiş bir Milletin, Aziz Türk Milletinin bu yarıştaki varlığını…
Üç yiğidi gönderdiler dar ağacına, Üç yiğidi aldılar bizden ve ekmeğimize kan doğradılar, aşımızı yere çaldılar.
Üzgünüz, kızgınız ve lakin onlardan miras aldığımız davayı ileriye taşımaya kararlıyız. Bu his ve niyetlerle bugün burada andığımız Şehit Başbakanımız Adnan Menderes, onun bakanları Fatin Rüştü Güçlü, Hasan Polatkan ve onlarca isimsiz kahramanı, bu acıyı ortak bir acı olarak yaşamış büyüklerimizi,
Kurucu Genel Liderimiz Cumhurbaşkanımız Celal Bayar’ı, büyük başkanımız Süleyman Demirel’i, o bayrağı kendisinden sonra taşıyan Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ı ve bugün bulunduğumuz bu alanda meftun bulunan Şehit Başbakanımızın eşi Berrin Menderes’i, onu değerli evlatları Aydın Menderes’i ve bulunduğumuz bu yerde yatan tüm geçmişlerimizi, tüm şehitlerimizi de bu vesileyle rahmetle yad etmek istiyorum.”