CHP Genel Lider Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün 6. yıl dönümü münasebetiyle bugün yazılı açıklama yaptı. Darbe teşebbüsünün gerisindeki sır perdesinin hala aralanmadığını belirten Ağbaba, “15 Temmuz’a giden süreci AKP-FETÖ iştirakinin hazırladığını ve iktidarın şuurlu bir operasyonla 15 Temmuz gerçeklerinin sorgulanmasını engellediğini” öne sürdü.
Ağbaba’nın açıklaması, şöyle:
‘Devlet bir tarikata teslim edilmişti’
“15 Temmuz yakın siyasi tarihimizin en karanlık olaylarından biri olarak karşımızda duruyor. Ortadan altı yıl geçmesine karşın 15 Temmuz’un karanlık istikametleri hiçbir formda konuşulmuyor. Bu darbe teşebbüsüne giden yolun AKP-FETÖ işbirliği olduğunu hiç kimsenin unutmaması gerekiyor. AKP-FETÖ koalisyonu devletin çabucak her kademesinde FETÖ’cüleri kritik vazifelere getirmiş, Türk Silahlı Kuvvetleri tüm ikazlarımıza karşın FETÖ’cü subaylara teslim edilmiş ve şeytanın aklına gelmeyecek operasyonlarla devlet bir tarikata teslim edilmişti. Darbe teşebbüsüne giden süreçte FETÖ hiçbir vakit tek başına olmadı. FETÖ-AKP koalisyonu bu ülkeye düşmanın yapamadığını yaptı. Atatürkçü vatansever subayları cezaevine atan bu koalisyon, 15 Temmuz’da Meclis’e bomba atan, Boğaz Köprüsü’nde halkın üstüne tank sürenleri bu misyonlara getirmişti. Darbe teşebbüsünün akabinde sır perdesi hala aralanmadı. FETÖ’nün Darbe Teşebbüsünü Araştırma Kurulu, Türkiye’de 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve FETÖ’yü soruşturma gayesiyle onlarca toplantı yapıp bir rapor hazırladı lakin bu rapor da Saray eliyle yayınlanmadı. 15 Temmuz’da ne olduğunu iki kişi hariç hiçbirimiz bilmiyoruz. Akar ve Fidan’ı hiçbir güç, ne TBMM’ye ne mahkemeye getirebildi. Darbe teşebbüsüne giden süreç ve o gün neler olduğu elbette bir gün ortaya çıkacak ve tüm karanlık noktalar aydınlatılacaktır.
‘Bilinçli bir operasyonla, 15 Temmuz gerçeklerinin sorgulanması engelleniyor’
15 Temmuz’un çok karanlık istikameti var. 251 insanın hayatına mal olan, milyonlarca insanın da hayatını karartan karanlık gece ile ilgili ayrıntılar bu denli yıla karşın ortaya çıkmadı. Şuurlu bir operasyonla 15 Temmuz gerçeklerinin sorgulanması engelleniyor. Saray iktidarı 15 Temmuz için çizdiği çerçevenin dışına kimsenin çıkmasını istemiyor. Araştıranı, sorgulayanı tutukluyor. Bir yapay tarih yazımıyla karşı karşıyayız. Daha dün bir TV kanalında bir profesör çıkıp ‘15 Temmuz gecesi beşerler, alçaktan uçan F-16’lara baş atarak şehit oldular’ üzere akıldışı öyküler uyduruyor. 15 Temmuz’da darbeye direnenlere en büyük haksızlığı o geceyi sorgulatmayan, gerçekleri açıklamayan ve 15 Temmuz üzerinden gerçekdışı kurgular yaratıp prim kasanlar uyguluyor.
‘İktidarımızda tüm karanlık noktalar aydınlatılacak’
15 Temmuz’un bir başka karanlık istikameti ‘kayıp silahlar’ konusu. Sedat Peker’in açıklamaları ve SADAT üzere oluşumların paramiliter yapılanmaları silahlar konusunda soru işaretlerini artırmış durumda. 15 Temmuz gecesi birtakım bireylerin Bakan Soylu’yla elinde ağır silahlarla fotoğrafları var. 15 Temmuz’da envanterden alınan silahlarla işlenen cinayetler var. Bu hususlarda da tekrar kamuoyunu rahatlatacak açıklama yapılmadı. Kaygı iklimini sürdürmeye yönelik bir emel var. Bu ekonomik buhranda kimsenin korkacak bir şeyi kalmadı, biz bu cins endişe ve faşizan arayışlara karşı toplumun tüm bölümleriyle birlikte hareket ederek demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Tüm bu karanlık noktaların aydınlatılması da iktidarımızın birinci işlerinden biri olacaktır.
‘AKP gereken dersi almadı’