Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, Cumhuriyet gazetesi yazarı Mehmet Ali Güller’in “Kuşak ve Yol” kitabını bugünkü köşesine taşıdı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na kitabı öneren Erkin, ‘“Kuşak ve Yol’u önce CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu okumalı! Çünkü ABD gezisine çıkmadan kaynak kitaplara ihtiyaç var!” dedi.
Aytunç Erkin’in “Kılıçdaroğlu’na kitap tavsiyesi” başlıklı yazısı şöyle:
“Kurallarını ABD emperyalizminin belirlediği düzen adım adım çözülüyor. Emperyalizm bu çözülmeyi izleyecek ve razı olacak mı? Yoksa çözülmeyi durdurabilmek için savaşı mı göze alacak? Yoksa kuralları yeniden yazılmış bir dünya düzeni mi olacak? Bu yeni düzeni kim ya da kimler belirleyecek?”
Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve 30 yıllık dostum Mehmet Ali Güller’in “Kuşak ve Yol/Büyük Avrasya Ortaklığı (Kırmızı Kedi Yayınevi)” başlıklı son kitabının can alıcı sorusuna kim doğru yanıt verecek? Çünkü… Cumhuriyet’in ikinci yüzyılı vurgusu yapan iktidar ve muhalefetin “Yeni dünya düzeninde, çok kutuplu dünyada” nasıl bir tavır alacağı önemli. Güller, “500 yıllık Batı egemenliğinin (Atlantik egemenliği) sonunun geldiğini”, Amerika’da etkin olan düşünce kuruluşlarının raporları ve son 100 yılın dış politika hamleleri üzerinden okumuş ve belgelendirmiş.
Örneğin…
ABD’nin en önemli düşünce kuruluşlarının başında gelen RAND Corporation, 10 Ağustos 2022 günü çok önemli bir rapor yayımladı. 156 sayfalık raporun adı “Büyük Güç Savaşı’nın Geri Dönüşü”, alt başlığı ise “ABD ve Çin Arasındaki Sistemik Çatışma Senaryoları.” RAND’ın Ulusal Güvenlik Araştırmaları Bölümü’nden Timothy R. Heath, Kristen Gunness ve Tristan Finazzo tarafından hazırlanan çalışmanın sponsoru ise bu düşünce kuruluşunun ağırlıkla rapor ürettiği adres: ABD Savunma Bakanlığı, Pentagon… Rapor, “Çin’in küresel öncelik noktasına yaklaştığı koşullarda sistemik ABD-Çin çatışmalarını” analiz ediyor. RAND raporuna göre ABD-Çin çatışması dört önemli özellik taşıyacak: Çatışma tüm dünyaya, siber uzay ve dış uzay dahil tüm alanlara yayılacak. Yıllarca sürecek, kronik ve sistemik bir biçim alacak. Çatışma, ancak taraflardan birinin diğerine tabi olduğunu kabul etmesiyle sona erecek. Düşük yoğunluklu savaş, ortak ülkeler ve devlet dışı gruplar aracılığıyla kapsamlı çatışmalara dönüşecek. Taraflar, bu tür çatışmaların sonuçsuzluğu nedeniyle daha agresif adımlar atarak, savaşın seviyesini tırmandıracak. (Sayfa 45)
Kitabın çizdiği tablonun “iktidar ya da muhalefet” için önemli olduğunun altını çizmekte fayda var. Neden mi? Anlatalım…
3.4 trilyon dolarlık ticaret
Kuşak ve Yol İnisiyatifi, Çin’e ait bir proje değil. Çin’in liderlik ettiği ve katılan herkesin ortağı olduğu bir proje. Hatta proje de değil, yeni tip bir işbirliği modeli. Kuşak ve Yol İnisiyatifi, BM üyesi 193 ülkeden 143’ünün katıldığı, daha da katılımın olacağı, tarihin gördüğü en büyük işbirliği modeli. Bu çapta bir organizasyon siyasetten sosyolojiye, ekonomiden kültüre pek çok alanı ilgilendirmekte. Kuşak ve Yol İnisiyatifi, yeni tip bir işbirliği modeli olarak, yeni türden düşünsel sütunlar üzerinde yükselmektedir. Bunlar: Egemenliğe ve farklılıklara saygı kültürü… Kazan-kazan anlayışı… Paylaşarak gelişme yöntemi. Birlikte kalkınma hedefi.
Mehmet Ali Güller’in şu tespiti çarpıcı:
“ABD, Çin’in Afrika ve Avrupa’ya uzanan kara ve deniz ipek yollarını, küresel liderliğine meydan okuyan en önemli proje olarak görüyor. Zira Çin’in, Kuşak ve Yol İnisiyatifi, sadece 3.4 trilyon dolarlık hacimli dev bir ekonomi projesi değil, aynı zamanda ABD’nin geleneksel müttefiki Avrupa’yı AsyaPasifik’e bağlayan bir siyasal hat…”
Peki, Türkiye’yi ilgilendiren bölümü ne? Onu da kitabı okuyunca göreceksiniz. Ama “Kuşak ve Yol”u önce CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu okumalı! Çünkü ABD gezisine çıkmadan kaynak kitaplara ihtiyaç var!”