Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Suriye’de Şam ve muhalefetin muahedesi gerektiğini söylemesinin akabinde, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), ”Esad rejiminden hesap sormak istiyoruz” dedi.
SMDK, cuma günü boyunca Türk yetkililerle temas içinde olduklarını belirtirken şu sözleri kullandı:
”Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın yaptığı açıklamalarla ilgili olarak, dünden beri bütün Cins makamlarıyla bağlantı halindeyiz. Kendileri, Suriye halkının legal taleplerinin ve 2254 sayılı milletlerarası kararın uygulanmasına olan takviyelerini yinelemişlerdir.”
2254 sayılı Birleşmiş Milletler kararı, Suriye’deki sivil amaçlara yönelik akınların hemen son bulması ve Ocak 2016’da siyasi dönüşüme ait bir ateşkes ve resmî görüşmelerin başlatılması daveti yapıyordu.
SMDK, Çavuşoğlu’nun açıklamasının akabinde Azez’de yapılan protestolarda Türk bayrağı yakılmasına da reaksiyon gösterdi.
SMDK’nın açıklaması şöyle:
2254 sayılı milletlerarası karara bağlıyız, ülkemizde kapsamlı bir siyasi geçişi ve Esed rejiminden hesap sormayı istiyoruz
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) olarak, 11 yıldır ihtilal yolunu seçtiğimizi, bu yolda yüzbinlerce şehit, milyonlarca yaralı verdiğimizi, yeniden milyonlarca insanımızın Esed rejiminin olmadığı bir dünyada özgürlük, adalet ve onurunu istediği için tehcir edildiğini hatırlatmak istiyoruz.
Hiç elbet Esed rejimi, Suriye halkına karşı binlerce savaş cürmü işlemiş soykırımcı bir rejimdir. Şam’ın Tedamun mahallesinde halkımızı içine doldurmak için kazdığı hendeklerin imajı hala bütün dünyanın zihninde tazeliğini korumaktadır. Bununla birlikte, “Sezar” kod isimli eski bir rejim subayının hapishanelerden sızdırdığı binlerce tutuklunun azap altında vefatını gösteren imajlar ve rejimin kimyasal akınlarında boğularak can veren insanlarımızın imajları de hafızalardaki yerini korumaktadır.
Uluslararası güçlerin bir milyon Suriyeliyi katleden ve milyonlarcasını tehcir eden Esed rejiminden hesap sormak için bir koalisyon oluşturması gerektiğinin altını çiziyoruz. Bu, SMDK ve Suriyeli devrimci güçlerin gerçekleştirmek için çabaladığı maksatlardan biridir.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın yaptığı açıklamalarla ilgili olarak, dünden beri bütün Cins makamlarıyla bağlantı halindeyiz. Kendileri, Suriye halkının legal taleplerinin ve 2254 sayılı milletlerarası kararın uygulanmasına olan takviyelerini yinelemişlerdir.
Bizler de, Suriye halkının Esed rejiminden kurtuluşunu ve halkın talepleri doğrultusunda rejimden hesap sorulmasını ön gören siyasi tahlil sürecine olan bağlılığımızı sürdürmekteyiz. SMDK olarak, Suriye ihtilalinin prensiplerine bağlı olduğumuzu ve Esed rejimi yıkılıncaya kadar uğraşımızı sürdüreceğimizi bir defa daha vurguluyoruz. Milletlerarası toplumu, Suriyeliler için adaleti sağlamaya ve halkımızın yıllardır süren mağduriyetlerini giderecek bir siyasi geçişi de kapsayan siyasi tahlil sürecini ileri taşımaya davet ediyoruz.
Son olarak, Suriye’nin kuzeyindeki özgürleştirilmiş bölgelerde dün ortaya çıkan protestoların, ihtilal ateşinin hala Suriye halkının kalbinde yanmaya devam ettiğini ortaya koyduğunu düşünmekteyiz. Bu noktada, protestolar esnasında meydana gelen kimi ihlalleri ve teröre karşı uğraş kanları kanlarımızla karışmış, yaklaşık 4 milyon Suriyeli koruyan kardeş bir ülkenin bayrağının yakılmasını mutlaka tasvip etmediğimizi ve bu tasarrufları reddettiğimiz söz etmek istiyoruz.
Çavuşoğlu ne demişti?
13. Büyükelçiler Konferansı’nın kapanışında yaptığı konuşmada Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşüp görüşmeyeceğine ait soruyu, “Şu anda bu türlü bir temas kelam konusu değil. Cumhurbaşkanımız esasen o soruya karşılık verdiler. Uzun vakittir Putin ve Rus yetkililer, ‘Sizi rejimle görüştürelim’ dediler. Esad ile Cumhurbaşkanımızı görüştürmek istediler. Cumhurbaşkanımız da istihbaratların görüşmesinin yararlı olacağını söylemişlerdi. Bir orta istihbaratlar ortasında görüşmeler olmuştu. Daha sonra kesinti oldu. Artık tekrar başladı. İstihbaratlar ortasındaki görüşmelerde birçok husus gündeme geliyor” şeklinde yanıtlamıştı.